Bazen gözlerle ifade edilemez duygular..O zaman kalemin gücü başlar..

Gitme!

11 yıl önce Mehmet tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Mesela, yanımda olsaydın güzel olurdu. Uçurtma uçururduk belki. Pamuk şeker yerdik ben çok severim şekeri, öğrenirdin. Yanımda olurdun en basitinden. Beni severdin, özlerdin, film izlerdik, korku filmi hemde. Korkup sana sarılabilirdim mesela. “Korkma ben yanındayım, bu sadece bi film.” deyip dalga geçebilirdin benimle, gülerdik. Düşünsene beraber gülerdik. Beraber ağlardık hatta. Gözyaşlarımı silerdin sen, bende senin burnunu öperdim. Yine gülerdik. Her şeyi sana anlatırdım sıkılmadan dinlerdin. İçerdik belki? Sarhoş olurduk. Ne güzel olur ama. Ben sarhoşken sana hiç söyleyemeyeceğim şeyleri söylerdim belki. Sen yine gülerdin. Bildiğim fıkraları anlatırdım sana. Uyuduğun zaman izleyebilirdim seni. Pasta alırdık, pastayı yüzüne bulaştırırdım belki. Su savaşı yapabiliriz mesela. Hatta sulu boya da yapardık seninle. Seninki daha güzel olurdu kıskanırdım.Kokunu içime çekerdim. Öyle güzel kokardın ki boynunda uyumak isterdim.Gitmezdin yanımdan, bir saniye bile. Hep beraber olurduk. Balık tutardık. Sonra yerdik onları. Ellerimle yedirebilirim sana. Kılçıklarını ayıklardım belki. Şiir okurdun bana. Bilirsin çok severim şiiri… Fotoğraflarımı çekerdin . Beraber çekinirdik . Öperdin belki de, durmadan öpebilirdin beni. Utanabilirim yanında, kızma. Sarılırdın belki de. Hep sarıl asla bırakma. Ellerini tutunca kalbimin hızlanmasını açıklayamazdım. Gülerdin yine. Olsun sen hep gül bana. Gül diye elimden gelen tüm şebeklikleri yapabilirim senin için. Gitmeni istemediğimi biliyorsun. O yüzden sen hep gül bana ama gitme..

2.137 kez okundu.
Yorum Yok :(

İstiyorum!

11 yıl önce Kenan Bozkurt tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Seninle bir hayatı paylaşmak istiyorum ben. Gece su içmek için kalktığımda seni görüp gülümsemek ve yanağına bir öpücük kondurmak istiyorum. Sabahları senden önce uyanıp, senin uyuduğunu görünce uyuyor numarası yapmak istiyorum. Ve her sabaha senin nefesini hissederek uyanmak istiyorum. Beraber çok sevdiğin futbol maçlarını izleyelim istiyorum. Sen oyunculara bağırırken sana bakıp senin o halinle dalga geçip, eğlenmek istiyorum. Ve maç bitince sırf bunun için beni gıdıklamanı da istiyorum. Gece çocuğumuz ağladığında “hadi ama sıra sende” demek istiyorum ve her seferinde bana kıyamayıp senin çocuğumuza bakmanı istiyorum. Senin uykunu bölmeni izlemeye kıyamayıp, bende uyanmak istiyorum.
Beraber kampa gitmek istiyorum. Gece gelen seslerden korktukça sana iyice sarılmak hissetmemek için seni konuşturmaya çalışmak istiyorum. Saatlerce denizi seyretmek ve sahilde uyumak da istiyorum ben. Bir de beraber futbol oynayalım sevgilim, sen çok seviyorsun çünkü. Sen seviyorsun ve ben de istiyorum. Kışın kar topu oynamak istiyorum, karda yuvarlanmak birbirimizi vurmaya çalışmak istiyorum. Soğuktan donan burnuma hohlamanı da istiyorum. İşten gelince seni karşılamak ve sıkı sıkı sarılıp “seni çok özledim kocacım” demek istiyorum.Senin de saçlarımın kokusunu içine çekmeni istiyorum. Beraber rakı içmek istiyorum, tabi yanına bir de balık. Ohhh yummy 🙂

Ben aslında arada değil, hep güzel şeyler düşünüyorum. İkimiz için sürekli hayaller kuruyorum.

Ve beni sonsuza dek sev istiyorum.

Çünkü seni en güzel ben seviyorum. Ben en güzel seni seviyorum.

Seni çok seviyorum.

185.830 kez okundu.
Yorum Yok :(

Bugün Sen Oldum!

11 yıl önce Mehmet tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Facebook’u açtım, yakışıklı bir çocuğa sırf konuşmak için “tanışıyor muyduk biz?” yazdım, sonra bir başka çocuğun fotoğraflarını beğendim. Bir diğer yakışıklının da durumlarını. 2-3 dakikaya yazdılar bana “selaam” diye, sanki hepsiyle her gün konuşuyormuşum gibi, sanki yakınlarımmış gibi, sanki senin kadar yavşakmışım gibi “canımm” yazdım. Nasıl olduğumu sordular ilk, sonra sevgilimin olup olmadığını merak ettiler. “Yok” dedim, sonra da yavşak yavşak gülücükler yolladım, hihihi yazdım. Yetmedi birine telefon numaramı verdim, haftaya buluşacağız. Sizin evin oralarda. Sonra aklıma gelen isimleri yazdım ve ne kadar yakışıklı, taş varsa arkadaşlık isteği gönderdim. Kabul ettiklerinde de “ben eklemedim ki yae, yanlışlık oldu sanırım” diyerek muhabbete başladım, biri yazıyor, yazımı bitirmeyi bekliyorum cevap vermek için.
Twitter’a girdim, takip ettim kim var kim yok. Adamın yazdığı tek şey “sıkıldım” olmasına rağmen, sırf yakışıklı diye mention attım. Sarkıntılık yaptım.
Düştüm de düştüm. Kendimi tanıyamadım, ama seni tanıdım. Diyordun ya tanımıyorsun diye, bak tanıdım, yemin ediyorum ruh halini anladım. Sen ilgiye muhtaç bir köpekten başka hiçbir şey değilsin.

2.019 kez okundu.
Yorum Yok :(

Artık Gelsen? ♥

11 yıl önce Kenan Bozkurt tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Çok sevebilirdik birbirimizi. Herkes bize ”Çok tatlısınız, Allah ayırmasın” diyebilirlerdi. Bize nazar değecek diye korkabilirdik. Ben, çok kıskanabilirdim seni, haddinden fazla. Ama sevdiğimden yapardım bunları, sen bilirdin. Ve çok hoşuna gidebilirdi. Kavga çıkardı aramızda, işte olur olmaz tripler atardım ben. Ama sonra senin sözlerine dayanamaz, barışabilirdik. Delilikler yapabilirdik mesela. Ben sana ellerimle kek yapardım. Gezerdik beraber. Pamuk şekeri bile yiyebilirdik. Diyorum ya; çocukluklar yapabilirdik hep. Sonra ikimizin olduğu bir dünya yaratabilirdim sana. Sarılırdık. Bir daha ayrılmak istemeyecek kadar, sıkı sıkı. Sinemaya gidebilirdik. Korku filmine girsek, korkmazdım aslında ama sana sarılmak için bahaneler üretebilirdim kendimce. Romantik bir film olsa; ağlardım. Sen de ağlamama kıyamaz, elimi tutabilirdin. Hiç beklemediğim bir zaman öpebilirdin. Utanırdım. Ama benim olduğunu hissetmek, çok başka bi duygu olurdu sanırım sevdiğim. Bunların hepsini başkasıyla da yaşayabilirim. Ama ben istiyorum ki; sen ol. Özel ol, benim ol. İşte bu yüzden geçen her saniye geri gelmeni bekliyorum, hasretle. Artık gel tamam mı? Ben burdayım.

2.677 kez okundu.
Yorum Yok :(

Evliya çelebi kimdir?

11 yıl önce Mehmet tarafından yazılmıştır.
anasayfa
anasayfa
anasayfa

Soyu Kütahya’ya dayanan, İstanbul’un Unkapanı semtinde 1611 yılında dünyaya gelen Evliya Çelebi’nin asıl adı Derviş Mehmed Zillî’dir. 17. Yüzyılda yaşamış ve hem o dönemin hem de bugünün en önemli gezginlerinden kabul edilen Evliya Çelebi kırk yılı aşkın süreyle Osmanlı topraklarını gezmiş ve gördüklerini bugün bile edebi bilimlerde ders olarak verilen “Seyahatname” adlı eserinde toplamıştır.

Çok iyi bir eğitim gören Çelebi, saraya özgü bir okul olan Enderun’da eğitim görmüştür. Okul eğitiminin yanında özel eğitmenlerden Kur’an, Arapça, hat, yabancı dil dersleri de almıştır. Sesinin güzelliğiyle de tanınan Evliya Çelebi genç yaşlarda musiki derslerine de devam etmiştir. Eğitim hayatını bitirdikten sonra saray içerisinde görev alan Evliya Çelebi kısa sürede padişahın ve saray ileri gelenlerini beğenisini almıştır ve güvenilirliği bakımından sarayda daha üst mevkilere atanması düşünülmüştür.

Evliya Çelebi yapısı gereğiyle sabit işlere arzuyla bağlanamamıştır. Küçüklüğünden beri içinde müthiş bir seyahat arzusu olduğunu dile getirmiştir. Bu yüzden saray görevlerinde fazla zaman harcamayarak bir rüya üzerine dillere destan gezilerine başlamıştır. Rivayete göre Çelebi rüyasında Peygamber Efendimizi görmüş ve yanına yaklaşıp “Şefaat ya Resulallah” diyeceği yerde “Seyahat ya Resulallah” demiştir. Bunun üzerinde çeşitli tehlikeler, hadiseler ve tecrübelerle dolu seyahatleri başlamış, 70 yaşına kadar sürmüştür. Seyahatleri sırasında savaşlara bile katılmıştır ve o anları mekân tasvirleriyle birlikte seyahatnamesinde kaleme almıştır. Genç yaşlarında İstanbul’un her köşesini gezdiğini seyahatnamesinde anlatan Evliya Çelebi gezmek için son olarak Mısır’a gitmiş, 1682 yılında vefat etmiştir.

Evliya Çelebi Seyahatnamesi 10 ciltlik bir eserdir. Yalın ve duru bir dil kullanarak yazdığı bu eser ile Evliya Çelebi o dönem insanlarının yaşayış biçimleri, sosyal hayatları hakkında bilgiler vermiştir. Bu nedenle Seyahatname, Türk kültür tarihi açısından çok büyük önem arz eder.

1.545 kez okundu.
Yorum Yok :(